Ne yazıyı yazdığım yerin ne de zamanın önemi var.
O gün günlerden pazar ertesi ve yine Ankara'dayım.
Bir önceki gün saat 1 deki cebir sınavından sonra biraz kütüphanede vakit geçirdim ardından Anıtkabir'e gittim. Ankara'nın en güzel yeri orası kesinlikle.
Akşama doğru ulustaki ptt konukevine geçtim. Konukevi dediğime bakmayın normal bir pansiyon ama odaları falan gerçekten çok iyi. Oda kahvaltı 25 tl. Babam sağolsun :)
Adamlar tanır oldular artık beni her hafta geliyorum aynı yere. Bu yüksek lisans işi zaten böyle şehirden şehire geze geze oluyor mu orasınıda bilmiyorum ama pek iç açıcı bir sonuç elde edemeyeceğim bu sene orası kesin.
2 tane lisans dersinin yanına 2 tanede yüksek lisans dersi aldım ok varmış gibi.
Sonuç olarak yüksek lisans derslerinin geçme sınırı 70 ve tek sınav olacak.
Diğer dersleri ise sıkılarak çalışıyorum. Seneye Ankara'ya yerleşme planlarım var ama orasıda sallantıda napacam ben Ankara'da. Dershaneler ile falan anlaşmayı planlıyorum hatta ilk planım kredi yurtlarda kalmaktı ama sonrasında işler öyle gelişmedi.
Alınması gereken kararlar çok istenen bir şeyin sonradan o kadar zevk vermemesi ve bunlara inanan bir ben var ortada.
Kısacası şeytan yine azapta bakalım ne olacak.
Hayal gücüm artık eskisi kadar beni mutlu etmiyor. Sana yazacak veya uyduracak ormantik komedi bile bulamadım inanabiliyormusun. İçimdende gelmiyor hayat beni yoruyor anasını satayım.
Neyse gümlük ben sana ufak bir sır vereyim, hayatıma katmak istediğim birisi var ve bu kolay olmuyor.
Görüşürüz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder