bugün o garip rüyalarımdan birini gördüm. Somali'deydim eroin kaçakçılarına karşı devletin tuttuğu bir ajanım sözde. Somali şeriata geçmiş (ki yeni geçti) sokakta başı açık gezen kadınları gidip zabıtalara söylüyorum sonra arkalarından gülerek ha ha ha alın size avrupa alın size özgürlük diyorum. Neyse efendim kadınlara olan kinimi bu şekilde Somali'de çıkarttıktan sonra Somali açıklarında bir yerlerde kaçırılmış (Fransa'dan) bir yat var ve içinde eroin kaçakçılarının en başındaki adam var. Yat 4 katlı ve her katında kilolarca eroin var. Ben gemiye elektrik tamircisi olarak giriyorum. İçerde beni kimse tanımıyor ki normal olarak operasyonun başarılı olması içinde bu şart. Ben sağ salim geminin elektronik aksamlarına ulaşıyorum ama tek yaptığım mavi mi kırmızı mı diyerek tereddütte kalmak oldu. Neticede hiç bir kabloyu kesmeden ayrıldım o havasız odadan sonra yanımda getirdiğim dizüstünde ortamın fotoğrafını çekip Somali adalet bakanına gönderdim. (var mı?) O da anında AİHM e gönderdi ben daha dizüstümü toplayıp yatı terketmeden "the yuesey armi" diyen zenci bir adam sanırım the unit üyesiydi daldı odaya omzuyla e benide tanımıyor tabi herkes ellerini havaya kaldırsın falan saymaya başladı bende kimliğimi açıklayıp sonraki potansiyel işlerden olmaktansa kaçmayı yeğledim. Atladım yatın 4. katından çivileme denize. Yüzmeyide hayvanlar gibi biliyorum. Suya girişim hiç ses çıkarmadı kimse anlamadı suya düştüğümü beni atlarken tek gören eroin kaçakçılarının başıydı ama o da the unit e söyleyemedi bunu çünkü o zenci o adamın bi yumrukla çenesini kırmıştı...
Suya atladım ama su sığmış ters döner dönmez ayaklarım yere değdi. Boğulacağımı düşünüp panik yaptım çırpındım ve yukarı doğru çıkan su kabarcıklarını patlatarak su yüzünde bir hareketlenme olmasını önledim. Denizin dibinden yüzerek olay yerinden 1 km uzaklaştım. (yunustum sanırım o sıralar) Kafamı suyun yüzüne çıkardığım zaman bir de ne göreyim artık Somali açıklarında değil okyanusun tam ortasındaydım. Somali açıklarından fazla açılmıştım. 1 km ben yüzmüştüm akıntının hızıda eklenınce ebesinin şeyine varmışım. Parmağımı yaladım havaya kaldırdım esen rüzgarı buldum ve sırtımı ona vererek kulacımı attım. Muhtemelen fazla yüzersem dünyanın yuvarlaklığından ve konumumdan dolayı hiç kara parçasına ulaşamadan dönerek aynı yere geleceğimi düşündüm ve o esnada uyandım. Uyandığımda terlemiştim ve parmağım ıslaktı :)
Keşke devamını görebilecek kadar uyusaydım diyorum şimdi. Somali'li korsanlar diye film senaryosu yazacam "Karayip Korsanları"'ndan daha fazla tutmazsa gemi kaçırır fidye isterim Hollywood ya da Bollywood'tan :)
3 yorum:
Şimdik bu parmağın ıslanma olayı bana çok enteresan geldi. Buna makul bi açıklama yap yoksa aklım çok kötü şeylere çalışacak :)
yalamışım işte parmağımı havaya tutup rüzgarın yönünü anlayabilmek için sende yuh :)
Pih. Noldu sana yav kaç zamandır arazisin. Hayırdır inşallah.
Yorum Gönder