Meşhur sosyal paylaşım platformlarından bir tanesinde haftalık gezilerden birini yaparken bir videoya rastladım. 4 yıl önce tanıdığım o zamanlar çok sağlam alkol alan bir arkadaşım ki kendisi şuan yeşilay gönüllüsü :) videoda ZAZ-je veux yazıyordu bu ne ki la dedim tıkladım. İnternet hızımın düşük olmasından kelli 2.34 lük video 5 dk ya hazır hale geldi. Sokak ortasında dırıtı dırıtı diyen bir kız var ufacık bir gitar birde violansel (violans rot-balans). Tek kelimeyle bayıldım. Sonuç mu hemen sosyal olarak paylaştım torrentten bütün şarkılarını indirdim kulaklarımda çınlayasıya kadar şarkılarını dinledim.
Bizim sınıfta vardı birisi ben ona benzediğini düşünmüştüm hafiftende muhabbetimiz başladı. Şıp sevdiyim ya tabi hemen olaya yan gözle bakmaya başladım. Fekat hanımefendi uzun metrajlı bir ilişikten yeni ingore olmuş.(bkz. türkçe katledimine alternatif yaklaşımlar"onlara kızmayın")
Neyse efendim ben zaz ile özdeşleyince bu kızı tam bombk oldu her şey. Artık zevk aldığım şarkıcının müziğini her dinlediğimde o aklıma geliyor. Ha zoruma giden şu ben bu kadının şarkılarını böyle bir olayla bağdaştırmadanda sevebilirdim ama kısmet böylesineymiş.
Nerden aklıma geldi bu hemen anlatayım, Zaz 23 Ekim'de İzmir Arena'da konser verecekmiş. Bense öyle konsere falan ayda yılda bir giderim. Tam dedim benim ayarım. Gel gelelim derslerim var bitirme tezim var kpds var dershane var özel dersler var o arada konserde bedava değil. Sonuç olarak kendi kendime anket yapmaya başladım her gün bu soruyu soracağım kendime. "Seko olum sen Zaz konserine gidicekmisin?" 10 gün sonunda oluşan durum kararımı vermede bana yol gösterici olacak.
Altın berber erkek kuaför salonuna halk eğitimden kız çıraklar geldi bugün ben ordayken başımı yıkadılar çok fena huylandım, annemden başkası yıkamamıştı başımı. Denek mi oldum şimdi ben?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder