28 Eylül 2007
Kimsin Sen?
Kendini tanıtmak insanoğlunun yüzyıllardır hedeflediği bir şeydir. Üstünlük kurmak için önce tanınmak gerekir önce sizi tanımalılar sonra sevmeli ve son olarak dediklerinizi yapacak duruma gelmeliler. Tarihçiler, kimyacılar ve matematikçiler toplanmış ve bunun nedenini araştırmışlar ama canları sıkılınca kimsin lan sen demişler birbirlerine. Aslında aralarına husumet sokan Coğrafyacı Hülya'ymış. Kırıta kırıta girermiş bu 3 kafadarın çalışma salonlarına dekolteyide koyverirmiş sonra Türklerin Orta Asya'dan göçlerini anlatırmış hadi yakınlara tamamda yukarlara (haritada) çıkıldıkça Hülya'nın boyu yetmez eğildikçe eğilirmiş e tabi bizim ergenler mort olurlarmış ne matematikçi x e değer verebilirmiş ne de Tarih'çi objektif olabilirmiş. Günlerden yine bigün neyse efendim uzatmayalım tanıtın işte kendinizi...
Buyrun efendim tanıtın kendinizi kimsiniz siz?
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
26 yorum:
"My name is Terry, Terry Moore and this is Sue the girl nextdoor."
Vallahi dayanamayıp bu iğrençliği yaptım. Yıllar evvel henüz lise zamanlarında bir Buzcevheri iken hazırlık sınıfında okuduğumuz HOTLINE adlı kitaptaki Lesson 1'da geçiyordu yukarıdaki şarkı. Beynime öyle bir kazınmış ki "kimsin sen" sorusuna muhatab olduğumda kafamın bir köşesinden zıplayıveriyor.
Velhasıl bendeniz Buzcevheri. Egolarıma mastürbasyon yaptığım yerlerin başında da www.buzcevheri.com geliyor.
Bizim kitabımızın adı "New Bridge To Success" di ama bizimkinde de benzer şekilde diyaloglar vardı. Hep tanıtılan kişiler o veya bu okulda okuyor, çok sevdiği bir kaç arkadaşı var ve mutlaka bir evcil hayvanı var :)
Yani ben ortada hiçte yeni bir köprü görememiştim...
Vladimir'i Takdimimdir;
Vladimir gayretli bir vatandaştır;
Oraya buraya koşturur,
Müzikten, edebiyattan anlar,
Sinemadan haz alır,
Radyo tiyatrolarını pek bir sever,
Piyes izlemeye dayanamaz, daralır, yarıda çıkar,
Konuşmasını sever,
Susmasını da sever,
Dinlemesini de sever, lakin bir yere kadar,
Düşünmeye bayılır, saatlerce düşünebilir, düşündüklerini belli etmeyebilir,
Gidişata endişelenip vatanı kurtacak gibi olur bazen ama dikkatini dağıtacak şey boldur:
Bir bloga tadanır, yazar, bozar, sıkılır kendi yazdıklarından, yazdıklarını tek tek siler, sıkılmayacağı şeyler yazar,
Sonra sözlüklere dalar, orda saçar döker bildiklerini, az didişir, çokça neşelenir, heveslenir, hevesi söner. "Adaaaam sen de" diyecek olur, bir yutkunur, demez. Öyle şeyleri yakıştıramaz kendisine.
Ama ille de müzik der, yaptığı tüm garipliklere yirmidört saat mutlaka bir müzik eşlik eder, aynı eseri üç kereden fazla dinleyemez, çok dinlemek isterse bilgisayarlar sağolsun, keser, biçer, ekler kafasına göre ve bir kaç kez daha dinler.
Sıradan ve garip adamlardandır vesselam vatandaş Vladimir.
PuCCa ben..
Bir garip adem, 82'de dünyaya gelmiş bal bademle büyümemiş olmakla birlikte hayattan ümitli olmaya çalışan, bazen safça, bazen de sinsice davranan.. çoğunlukla kimlik bunalımdan kurtulmaya çalışan serserivari bir dolapbeygiri. üf aman bu tarif pek bi saçma oldu ama ben böyleyim işte saçmalıklarımla varım.
Artificial Fragrance
Yeterli herhalde?
kendimizi göstermeye, tanıtmaya,konuşmayay ne kadar meraklıyız dimi?
tebrik ettim bu sosyal deneyin için.. ben de aynısını yapacaktım bi postun içinde sen önce davranmışsın..
süpermandim ben,bi gün clark kent halimde dolaşırken başıma micro dalga fırın düştü.Süperman olduğumu unuttum.Clarklığımı haayal meeğyal hatırlıyorum.(itiraf ediyorum kendini süperman olduğuna inandırmaya çalışan şizofrenim ben)
beni arti'ye sor o söylesin :))
beni tanıyor olması onun için yeterli bir referanstır... (beenmaya'dan bahsediyom)
@arti: iyi bişi mi dedin sen şimdi :))
vur dedik öldürdünüz :)
Marla, şu senin pasaklı oda arkadaşının uğraştığı işle uğraşıyor.
Tefekkür etmeyi seviyor, etmeyeni sevmiyor :p Tahammül eşiği çok düşük olabiliyor. Gülüşü bazı kimselerce -gülümseyince gözleri kaybolduğundan- çizgifilm karakterlerine benzetiliyor. Yaşını göstermiyor (Söyleyenlerin yalancısıyım) Bi adet tosbası var ve onu yer o :)
Blog çok da şeyinde değil, orayı bir terapi alanı olarak görüyor. Okunma kaygısı yok.
Özel hayatı çok badireler atlattı, şu an ise çok yolunda gidiyor. Seviyor, seviliyor :)
Kültür portakalını da seviyor, o yüzden burada.
Ben senin lise arkadaşlarında hani şu senin odanı görüp sonra 3 yıl etkisinden kurtulamayanlardan biri acayip günlerimiz geçti olum senin o odadan sağ salim kendimi kaybetmeden çıktığıma şükrediyorum. sonra eve döndüğümde annem ne bu odanın hali accık topla şuraları dediği zaman onu senin odana götürüp bırakmak istedim. Ama ne de olsa beni ana işte 9 ay karnında taşımış beni büyütmüş, beslemiş ona bu kötülüğü yapamamdım
+nickini görenlerin %60'ının aynı iğrenç espriyi yaptığı.. (gerçekten çilekli misin?)
+bir tanecik miniminnacık kafasından zibilyon çeşit ses çıkartabilen..
+astrolojide uzmanlaşmak isteyen ve astrolojiye fal diyenleri kınım kınım kınayan.. (kınımlara gelmelerini dileyen)
+iş arayan.. (çağrı merkezi inbound)
+eni boyuna (boyuda enine) pek uymayan..
+bi gün netten uzak kalınca sanrılar gören ve titreyen.. (netoinman)
+soğuk ama sıcak.. (hönk?)
+aşk için ölmeli aşk o zaman aşk diyen..
devamı burda http://www.birkafadanherses.com/hakkimda/
bi dost...
ooof ooof ooof bu kadar ayrıntı yazmayın arkadaşlar inanın takip etmekte zorlanıyorum yani :) biraz daha üstünkörü geçin ne meraklıymışsınız kendinizi anlatmaya :)
30 una merdiven dayamış bir Ebruyum. işim gücüm yok , blog okuyup duruyorum. bilinmeyen bir blogum var kopi paste (yada copy paste yada kopyala yapıştır) yaptığım. daha çok okumayı ve yorum yapmayı seviyorum. bu kadar :)
Ben daha önce yapmıştım ama ilaveten "Bir ben var, benden öte benden denyo" dememişim. Diyeyim bari.
"Kimsin sen?" ve "üstünkörü" anlatın Hııı:/S
Volkan'ı 20 yaşında Kaldera'yı 27 yaşında doğurmuş bu saatten sonra da yarım bıraktığı üni'ye dönmeye çalışan ha birde haftanın 6 günü çalışan bir sonradan akıllı :)
Yeterince üstünkörü olmadı ama ebemin körü oldu işte :P
Merhaba,
Yorumları okudum da dikkatimi çeken bir cümle oldu. "My name is Terry, Terry Moore and this is Sue the girl nextdoor." Buzcevheri ile aynı kitabı kullanarak İngilizce öğrenmişiz ya da unutmuşuz.
Sadede gelecek olursak; Ben Taylan. Uzun zamandır blog yazıyorum ama maymun iştahlılıktan mıdır -çözemedim- sürekli farklı bir oluşum içerisinde buluyorum kendimi. Kararlı olduğum ve kolektif bir blog oluşturmaya çalıştığım http://kivircik.org üzerinde zıplıyorum bu ara. Ondan bundan bahsediyoruz. Blabla..
ben benim ben kendim değilim ben bensem ben değilim ben bendeğilsem kimim kimsem neden benim ben benim desem ben olmayan kim ben bilemiyorum ben benden değilsem kimdenim kim ben değilse ben kimim
ben zamanım ben yaşamım bazen bulut bazen cemre bazen rüzgar bazen bir kumtaneesinde kendi dilsizliğni yaşayan bir cenin söze büürnmüş rengiyim...
ne dün ne bugündür varlığımın sonsuzuğunda solunan her havanın yüreğe ve akla solunan sesiyim ...
bir tını belleğimde iken bedenim yüzyılrdan gezinir ruhum tüm zamanlrda yeryüzü ben gökyüzü hepimizdiir..
Merhaba ; ben kulanıcı kadar açık bir şekilde ifade edemicem kendimi. Şimdiden affınıza sığınıyorum!!! Olur olmaz şeylere gülmeyi seven bazen gülmek istemeyen bazense güldürmek isteyen bir yapım var(yazarken farkettim)Şaka bir yana ben bu yana blogu begendim(biliyorum burası övgü yeri değil)Sinemayı seviyorum belki para verdiğim için belki normalde gülmeyeceğim reaksiyonlardaki esprilere topluluğun gazından gülüveriyorum diye.Gitara merak sardım bu aralar fakat daha 6 telden düzgün bir ses çıkaramıyorum belki de daha gitarım olmadığındandır.Serkan ben de memnun oldum:D
söz gümüş ise, link altındır =)
http://www.ruhsuz.org/?page_id=2
öss gündeminde R.Mahmut Ekrem,Şinasi,S.Sezai...vs gibi yazarlarla yetinmeyip birde blogları okuyan bir genç "ben" . geçiyordum uğriim dedim...
bu devirde herkes hep "ben" der,
kimisi gönülden kalender.
yaşam dediğin böyle işte,
altını şer, incisi ker...
Yorum Gönder