31 Ocak 2008

Ormanların Kanatlı Kralı

Bir türün, geri dönüşü olmayan bir şekilde, nadir olmaktan soyu tükenme aşamasına geçişinin gezegenimizin dokusunda bir yırtılmaya neden olduğu düşünülürse, Filipin kartalının kaybının oluşturacağı delik acaba tam olarak ne büyüklükte olurdu? Niyetim güneşlenen yeşil kızböceğine ya da ince çizgili cepkitabı midyesine saygısızlık değil, çünkü bütün yaratıklar -ve bitkiler- biyosfer çarkının dönmesine yardımcı oluyor. Ama bu muhteşem kuş yok olursa, dünyanın harikalarından bir şeyleri de beraberinde götürecek. Filipin kartalı, tek yaşam alanı olan Filipinler'deki yağmur ormanlarının ağaç tepelerinde beklenmedik bir çeviklikle süzülürken, güçlü kanatlarını iki metre açıyor. Yeryüzündeki en büyük yırtıcı kuşlardan biri olan bu nadir kuşu tarif ederken "muhteşem" sıfatını kullanmayan olduğunu sanmıyorum. Ancak, doğa korumacıların aşina olduğu ironi şu ki, bu kuşu muhteşem kılan evrimsel uyumlar, onu aynı zamanda gezegenimizin tehlike altındaki avcı kuşları arasında ilk sıralara yükseltmiş. Tek yuvası olan Filipinler'de av için kaplan, leopar, ayı veya kurt gibi rakipleri olmaması onu yağmur ormanının kralı yapmış. Bu ekolojik boşluğu dolduran kartalın boyu bir metreye, ağırlığı ise altı kiloya kadar ulaşmış. Yuvalanan bir çift, hem kendilerini, hem de her iki yılda bir yaptıkları tek yavruyu beslemeye yetecek kadar avı -uçan lemur ve maymun gibi memeliler ile yılan ve diğer kuşlar- bulabilmek için 70-130 kilometrekare arası ormana gereksinim duyuyor. Bu kartallar üzerinde kapsamlı araştırmalarını sürdüren Filipinli biyolog Hector Miranda, "Kuşlar, adanın tamamına sahipti ve burada iyice büyüdüler," diyor. "Ama bunun bir bedeli de vardı, çünkü onları yaratan orman neredeyse yok olmuş durumda. Ve orman yok olunca... nasıl desem, sonunda onlar da evrimsel bir çıkmaza girmiş olacaklar."

Hiç yorum yok: